2in1

Gönderen CineMarine on 16:41

Adetimdir, zaman zaman tek gün içinde 2 film birden izlerim. Geçen gün’de Nefes ile Testere 6’yı aldım. Önce Testere’yi izledim, sonra da Nefes’i. Vallahi o günün tadı hala damağımda.

Kafama takmışım bir kere, illa bir sinema günü yapacağım. Önce gittim Tansaş’a, kolası, çikolatası, gofreti, cipsi ne bulduysam aldım. Sonra da 5 milyonluk mısır aldım. Patlattım mısırları. Oh, mis. Çektim perdeleri, başladım izlemeye.



Efendim, önce Testere’yi izlediğim için onu anlatayım. Vallahi filmden beklemediğim kadar keyif aldım. Daha önce onun hakkında bir şeyler karalamıştım, , filmi de epey sövmüştüm. Tamam, kesinlikle 1,2 kadar güzel değil ama, seriyi tamamlaması, birçok soru işaretini kaldırması, Jigsaw amcanın büyük planının açıklanması gibi nedenlerle, film bende ayrı bir yere oturdu. İzlerken filmde söveceğiniz birçok yer var, hadi lan öyle olur mu, yok ya o şekil olmaz falan filan. Hatta tuzaklarda kimin kurtulup kimin öleceğini de rahatlıkla anlıyorsunuz. Tuzaklar da diğer filmlerdeki kadar mükemmel değil. Ama anlayamadığınız sebeplerle, film size çok güzel geliyor.

Sonra efendim, Testere’yi kapattım, hava almak için balkona çıktım, bilgisayara oturdum, film hakkında yapılan yorumları okudum, kritiklere göz attım ve geri döndüm. Sırada sinemada beğenerek izlediğim, Türk Sineması açısından Son 10 yılın sinema olayı olarak baktığım Nefes vardı.



Onun hakkında uzun uzadıya yazmayacağım. Film izlerken seyir zevkini düşüren bazı olayları anlatacağım. Filmi izlerken yatarak izlemeniz kesinlikle yanlış. Benim düştüğüm bu hataya düşmeyin. O zaman filmle olan adapteniz oldukça bozuluyor. Ayrıca filmi izlerken, mümkün olduğunca az konuşan, filmin anlatmak istediği mesajları anlayan ve birazda sinemadan çakan biriyle izlemeye çalışın. Yoksa ayda yılda bir film izleyen birisiyle filmi izlediğinizde, tek yorumu’’uff, süperdi ya.’’ Oluyor.

Nefes’i izlerken, orada anlatılanları resmen yaşadım. Değişen askerleri, arkalarında bıraktıkları insanların özlemini, sevgilileriyle yaşadıkları tartışmaları ve diğer her şeyin anlamsızlığını… Nefes’i izledikten sonra diğer şeyler size daha anlamsız gelmeye başlayacak. Televizyondaki saçma dizilerden tutun da, aptalca magazin programlarına kadar… Aşk-ı Memnu’daki Behlül ile Bihter’in ne yaptığı sizin umrunuzda olmayacak artık, çünkü askerlerimizin o dağdaki fedakarlığı aklınızdan çıkmayacak. Son yılların Türk Sinemasındaki başyapıtı’dır bence Nefes. Ve belli bir süre de öyle kalacaktır.

İşte böyle bir gün geçirdim o gün. Oldukça da zevk aldım. Bir daha ne zaman yaparım tekrar böyle bir şey bilmiyorum ama, yakın zamanda tekrar yapmaya çalışacağımdan eminim…